Bugun...


İsmail Hakkı ŞİMŞEK Gazeteci-Yazar-DEMOKRATÇA


Facebookta Paylaş









CUMHURİYET, AMA DEMOKRATİK CUMHURİYET
Tarih: 29-10-2019 18:04:00 Güncelleme: 29-10-2019 18:04:00


CUMHURİYET,  AMA DEMOKRATİK CUMHURİYET

 

Aristo’ ya sormuşlar cumhuriyet nedir diye, cevaplamış usta: “cumhuriyet, Umumun menfaatini gözeten halk idaresidir” diye tarif etmiş.

Montesquieu sormuşlar, o da;  “cumhuriyet rejiminde üç ana kuvvet (yasama, yürütme, yargı) bulunduğunu; bunların birbirine karşı bağımsız ve denetleme esasına göre işleyen, başında seçimle gelmiş yöneticilerin olduğu siyasi rejim olarak ifade etmiştir.

Sordular, nedir cumhuriyet?

         Cevaben:

 “1789 Fransız ihtilalinden sonra  hükûmet başkanının, halk tarafından belli bir süre için ve belirli yetkilerle seçildiği yönetim biçimidir. Egemenlik hakkının belli bir kişi veya aileye ait olduğu monarşi ve oligarşi kavramlarının karşıtı olarak ortaya çıkan bir yönetim şeklidir” diye anlatılır yabancı bağımsız yazılı kaynaklar;  29 Ekim 1923 den sonraki bizdeki tarifi ise, “ulusun, egemenliğini kendi elinde tuttuğu ve bunu belirli süreler için seçtiği milletvekilleri aracılığıyla kullandığı devlet biçimi” diye anlatılır resmi ders kitaplarında.

Krallık nedir, diye sordular?

Yine farklı kaynaklardan cevaben: “Monarşi, bir hükümdarın devlet başkanı olduğu bir yönetim biçimidir. Saltanatın bir başka adıdır. Seçim dışı yöntemler kullanılır. Bu hükümdar, Türkçede kral, imparator, şah, padişah, prens, emir, kağan, hakan gibi çeşitli adlar alabilir”, diye not düşmüş tarihçiler ders kitaplarına.

İmparatorluk nedir, diye sordular?

Cevaben: “İmparatorluk, kendi topraklarında oturan çeşitli milletleri egemenliği altında toplayan devlet biçimidir”,  diye yazar yine yazılı kaynaklar.

Cumhuriyet ilk olarak ABD’de 4 Temmuz 1776’da, Fransa’da ise 1789’da îlân edilmiştir.

Anlaşılacağı üzere Avrupa’ daki zalim İmparatorluklar, krallıklar, prenslikler, derebeylikler, padişahlıkların toplum üzerindeki baskıcı yönetsel biçimlerine karşı kültürel, politik, ekonomik alternatif bir toplumsal özgürleşme ve soluklanma biçimi olarak ortaya çıkmıştır. Ancak, ilk prototip’ i olarak 1789 Fransız ihtilalinden sonra “Ulus Devlet” modeli olarak Fransa’ da inşa edilmiş ve bu da dağılan zalim/baskıcı imparatorluklardan Cumhuriyet yönetime geçmek isteyen ülkelere yanlış devlet inşası modellerinin ortaya çıkmasına ön ayak olmuştur. Bugün birçok cumhuriyet yönetimlerini incelediğinizde bu durum anlaşılacaktır. Ayrıca, bir çok krallıklar da semboliktir.

Bu kez bana sordular,  nasıl bir cumhuriyet tahayyül ediyorsun, diye?

Cevaben dedim ki; Madem İmparatorluğun karanlık dünyasından kurtulmak için cumhuriyete geçtiysek eğer, bana göre cumhuriyet denince: cumhuriyetin en önemli sac ayağı olan yasama, yürütme, yargı erkinin birbirinden bağımsız olduğu,  temel hak ve özgürlüklerin alabildiğine genişlediği, emeğin korunduğu, kadının, sanatın özgür olduğu, farklı etnik kimliklerin, kültürlerin ve inanç gruplarının özgürce kendilerini ifade edebildiği, kucakladığı; yazılı, görsel ve işitsel basının (dijital ortam da dahil) sansürlenmediği, eğitimin, sağlığın ve sosyal yaşam ihtiyaçlarının devlet tarafından karşılandığı; kadınların öldürülmediği, cinsel tacize uğramadığı, çocukların ve çevrenin korunduğu,  doğanın talan edilmediği, herkesin hayat standardının yüksek olduğu, birbirinin diline, kültürüne yaşam tercihine saygı gösterildiği, tarihsel olaylarla yüzleşmiş, bilime ve sanata inanan, savaşların ve çatışmaların olmadığı, herkesin işinin/aşının olduğu, iç ve dış barışın tesis edildiği, insanların ölmediği, düşüncelerinden dolayı tutuklanmadığı, partilerin basılmadığı, siyasi operasyonların olmadığı huzur ve barış içinde modern bir ülke tahayyül ediyorum, dedim.

Devamla…  Günümüz dünyasında cumhuriyet, imparatorluk, prenslik, krallık gibi ülkeleri karşılaştıracak olursak eğer, bu kavramlar esasen bir yafta gibidir; içini neyle doldurursanız öyle şekillenir.

Bu yüzden hangi yönetim tarzı olursa olsun, içinde demokrasi, hukuk, temel hak ve özgürlükler gibi değerler yoksa bu kavramları anlamsızlaştırıyor. Demokrasiyle, hukukla, özgürlüklerle taçlandırılmayan hiçbir yönetim “cumhuru” temsil etmez, cumhuru mutlu etmez. (Mutlu gibi gözüken ve özel günde bu yönde nutuk atanlara bakmayın)

Cumhuriyete dört elle sarılalım ama; demokratik cumhuriyete!

Bu yüzden,  yaşasın “demokratik cumhuriyet!” diyorum.

Bana, “burayı beğenmiyorsan, Küba’ya/Havana’ ya kadar yolun var, defol git!” diyorsanız, ne diyeyim… Allah bedduanızı kabul etsin.





FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
YAZARLAR
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR
FOTO GALERİ
  • Kaymakamlarımız
    Kaymakamlarımız
  • İbrahimpaşa
    İbrahimpaşa
  • Viranşehir Tarihi
    Viranşehir Tarihi
  • Viranşehirli Bebekler
    Viranşehirli Bebekler
  • Viranşehirliler
    Viranşehirliler
  • Tablo Fotoğraflar
    Tablo Fotoğraflar
  1. Kaymakamlarımız
  2. İbrahimpaşa
  3. Viranşehir Tarihi
  4. Viranşehirli Bebekler
  5. Viranşehirliler
  6. Tablo Fotoğraflar
FOTO GALERİ
VİDEO GALERİ
  • 4 MEVSİMDE VİRANŞEHİR
    4 MEVSİMDE VİRANŞEHİR
  • Viranşehirin Değerlerinden bazıları
    Viranşehirin Değerlerinden bazıları
  • Baba Recco Harika İnsan
    Baba Recco Harika İnsan
  • Usta Gazeteci Eyyüp SEYREK
    Usta Gazeteci Eyyüp SEYREK
  • Viranşhirliyiz Ezelden Mustafa TAŞÇI Hazırlayan:Mehmet KAYIK
    Viranşhirliyiz Ezelden Mustafa TAŞÇI Hazırlayan:Mehmet KAYIK
  • Viranşehiri Geçmişinden Geleceğe Şekillendiren Değerli Şahıslar Klip:3
    Viranşehiri Geçmişinden Geleceğe Şekillendiren Değerli Şahıslar Klip:3
  1. 4 MEVSİMDE VİRANŞEHİR
  2. Viranşehirin Değerlerinden bazıları
  3. Baba Recco Harika İnsan
  4. Usta Gazeteci Eyyüp SEYREK
  5. Viranşhirliyiz Ezelden Mustafa TAŞÇI Hazırlayan:Mehmet KAYIK
  6. Viranşehiri Geçmişinden Geleceğe Şekillendiren Değerli Şahıslar Klip:3
VİDEO GALERİ
YUKARI