21 EKİM DÜNYA GAZETECİLER GÜNÜ
Dünya’nın Haberi Olmadıgı,2014 Yılında İktidar Temsilcileri Tarafından İlk Kutlama Mesajları Yayınladıkları, Muhalefet Parti Temsilcileri’nin, Stk’ların, Gazeteci’lerin, Basın Mensupları’nın, Yazar’ların Sorgulama Gereği Duymadan İktidar Temsilci’lerinin Peşine Takılarak Kutlama Mesajları Yayınladıkları
“21 Ekim Dünya Gazeteciler Günü” ilan edilmesinin sebebi ve bu gizemli tarihin sırrı ne.?
Türkiye’de kutlanan gazeteci ve basın günleri;
“10 ocak çağdaş gazeteciler günü”
“3 mayıs dünya basın özgürlüğü günü”
“24 temmuz basın bayramı”
okuma, araştırma, inceleme merakı olmayan sadece söylenenlere, anlatılanlara inanarak yolunu bulma kolaylığına alışmış tembel toplumlar,
Öz güveni olmayan,
Kişiliği’ni bulamamış,
Ego’suna esir olmuş,
Akıl’dan
İlim’den,
Bilgi’den
Eğitim’den
Ehliyet’ten,
Liyakat’tan,
Dürüst’lükten,
Beceri’den,
Emek’ten,
Hizmet’ten yoksun,
Yönlendirilmeye müsait, kolay idare edilebilen, cehaletin benlikleri esir aldığı, başarısız, geri kalmış gelişmemiş, geleceğe önem vermeyen, günlük yaşayan, fırsatçı, menfaatçi, çıkarcı, hazırcı, kimseye faydası olmayan koltukçu, tembelliği benimsemiş egoist yapılardır.
“21 ekim dünya gazeteciler günü” ile yazdıklarım arasında bir bağ olmadığını düşünen siyasi parti temsilcileri, seçilmiş atanmışları, stk temsilcileri, gazeteci ve basın mensuplarına soruyorum.?
bir devlet’in hükümeti ve üst yönetim kadrosu tarafından
“bir bayram, özel bir gün veya yas günü, özel bir hafta, bir ay millet olarak her yıl aynı tarihlerde kutlaması gerektiği ilan edilmişse imza altına alınmış resmi bir karar demektir, sebeplerinin de kamuoyuna açıklanması, milletin bilgilendirilmesi de elzemdir”
bir ulusun milleti iktidarıyla, muhalefetiyle, tüm kuruluşlarıyla bu bilgiye sahip olması da vatandaşlık hakkıdır.
demek istiyorum ki;
her kafasına eseni, canının istediğini, ilgili ilgisiz, gerekli gereksiz bir günü, durup dururken
“her yıl kutlanması gereken, özel günler, milleti ilgilendiren, kabullenmesi gereken, özellik taşıyan çok özel gün veya günler olması mecburiyeti vardır.
ilginç olan
“yazar, çizer, gazeteci, basıncı” olanların ve bu kimlik altında geçinenlerin kendilerine sorulmadan, keyfi ve emrivaki olarak bayramları olarak ilan edilen (Türkiye değil, hem de Dünya Gazeteciler Günü) kendilerine neden sorulma gereği duyulmadığını, neden kendilerini kimsenin takmadığını merak etmedikleri ve kendilerinin de aynı kervanın peşine takılmaları…….