AYLARDAN 10 EK?M, ORADAYDIK!..
Dört mevsim gibidir ya?am ve mevsimine göredir tüm ac?lar
Mevsimine göredir tüm hüzünler
Ve, bütün hüzünler sonbaharda açar
Mevsimine göre k?r?lgand?r kalpler
Eylül de yas tutarlar
Ve mevsimine göre sessizce akar gözya?lar?
Ve mevsimine göredir a?klar, o da Eylül de sevgili de açar
Ve mevsimine göredir tüm ac?lar
Ve ekimde ya?at?l?r bize tüm ac?lar!
Hazan mevsimiydi…
Sararm?? sonbahar yapraklar?na inat, ebruli çiçe?i gibiydik rengarenk oradayd?k, hep birlikteydik; el ele, kol kola…
Elif Kanl?o?lu, ?ebnem Yurtman, Ali Deniz Uzatmaz ve bizler ayn? bar?? otobüsündeydik, ebruli çiçekleri gibi yan yanayd?k “ Ya?amak Bir A?aç Gibi Tek ve Hür Bir Orman Gibi Karde?çesine” Mersin’ den Ankara’ ya gidiyorduk bar??? hayk?rmaya!..
Bar?? türkülerini beraber söyledik, halaylar çektik, bar??a birlikte semah döndük yol boyunca..
Sararm?? sonbahar yapraklar?n?n üzerlerine basa basa, patika yollarda, üzerilerinde Ku?ular?n a?kla, ahenkle dans etti?i, rengarenk nilüfer çiçeklerinin örtü?ü gölün kenar?nda sevgililerin el ele yürüdükleri, buruk a?klar?n birbiri ard?na gözya?lar?yla anlat?ld??? ayd?r ekim ay? ve bizler “belki gelir” diye oradayd?k!..
Ve biliyorduk asl?nda, bu topraklarda bar??? istemenin, bar??? kal?c?la?t?rman?n, bar??ta ?srar?n zorlu?unu ve bedelini…
Aylardan ekim, ve biz her ?eye ra?men oradayd?k.
Sava?larda "zafer" diye bir ?ey yoktur, biliyorduk!
Sava?lar?n ortas?nda kalan kad?n ölür, çiçek ölür, börtü böcek ölür, küçücük bedenleriyle çocuklar ölür, havada kanat ç?rpan ku? ölür, insan ve insanl?k ölür, onu da biliyorduk ve biz oradayd?k.
Sava?ta önce gerçekler ölür, onu da biliyorduk!
Sava?larda kur?un kime de?erse de?sin gider önce bir anan?n yüre?ine saplan?r, çocu?undan önce o ana ölür, onu da biliyorduk!
Bunlar? bilmek isteyenler önce masay? devirdiler, ard?ndan ya?ama kast etmeye ba?lad?lar.
Bar??a olan ?srar?m?z, bar??a olan dü?künlü?ümüz, bar??a olan sevdam?z bundand?.
Sava?? görmeyen kafalar, bar???n de?erini kolay kolay anlayamazlar, bunu da biliyorduk ve sava??, öldürmeyi ve ölümü yan yana alk??lad?lar.
Ve yine biliyorduk, bar?? sava?a galebe çalmad?kça önce analar, sonra çocuklar ölecekti ard? ard?na.
Ve biliyorduk, fark?ndayd?k; bar?? mücadelesi yükseltilip, sava? severler inlerine t?k?lmad?kça, çocuklar ölecek, gençler ölecek, ama en ba?ta analar ölecek!
“Sonucunda sava??n kazanan?, bar???n kaybedeni yoktur” u hayk?rmak için oradayd?k!
Ve biliyorduk; Bar?? yapmak sava? yapmaktan zordur!
Ve y?llard?r hep hayk?r?yorduk; bar??tan de?il, sava?tan korkun!
Çünkü; bar??ta çocuklar babalar?n?, annelerini; sava?larda ise, ana-babalar çocuklar?n? gömer!
Sürekli sava?larla kendilerini var edenler, insanl??a kar?? suç i?lemeyi, çat??may?, sava?lar? s?radan bir olay olarak gibi görürler.
Bizler, bar?? severler biraz endi?eliydik do?rusunu söylersek. Olsun, dedik, bar?? için ölmeye bile de?er!
Ve 10 Ekim günü saat 10.04’ de...
Yüz üç can ve yüç üç bar?? güvercini kahpe pusuda paramparça!..
Yüç üç arkada??m?z?, yolda??m?z? ve bar?? güvercinlerimiz!..
Ve biz, bizler oradayd?k!
Ve kahpece kanl? pusunun tam ortas?ndayd?k!
Mübadele döneminin a??r travmalar?n? da anlatan Ya?ar Kemal’ in Bir Ada Hikayesi roman?nda Anadolu Rum’ u Lena Anan?n söyledi gibi; Sava?? icat eden görmesin cennet!
Ve halen insanl?k bar??a muhtaç!
Ve hala insanl?k bar???n bedelini ödüyor!
Ölüme kar?? ya?am?, çat??maya ve sava?a kar?? bar??? savunan 10 Ekim ?ehitlerini sayg? ve özlemle an?yorum.
Sözümüz söz; Bu topraklara bar?? mutlaka, ama mutlaka bir gün hakim olacak !